Şiirler Ve Sen

13 Mart 2016 Pazar

Napoleon Bonaparte’tan Josephin’e Paris (28 Ekim 1795)

Napoleon Bonaparte’tan Josephin’e Paris (28 Ekim 1795) Bir tek günüm bile geçmedi yüreğimde senin sevgin olmadan, bir tek gecem bile geçmedi seni kollarımla sarıp sarmalamadığım, beni yaşamımın ruhundan uzaklaştıran zafer ve tutkuya lanet etmeksizin bir tek fincan çay bile yudumladım. İş güçle meşgulken, orduları komuta ederken, savaş meydanlarını aşarken, benim tapılası Josephinem, hep kalbimin tahtında oturuyor, zihnimi meşgul ediyor, düşüncelerimi alıp uzaklara götürüyorsun. Senden, Rhöne’un suları kadar hızlı ayrılmamın nedeni seni en kısa zamanda yeniden görmek isteyişimdir. Eğer gece yarıları çalışmak için kalkıyorsam bunu benim tatlı sevgilim belki birkaç gün önce gelir diye yapıyorum, ama sen 23-26 Ventöse tarihli mektubunda bana “siz” diye hitap ediyorsun.Sensin “siz”! Ah, kötü kız! Nasıl yazabildin böyle bir mektubu? Ne kadar da soğuktu! Siz! Siz! Ah! Bu onbeş gün nelere gebe?... Ruhum üzgün, yüreğim köle, hayalgücüm beni korkutmakta. Beni fazla sevmiyorsun.. Ve belki de bir gün gelecek beni hiç sevmeyeceksin, bunu şöyle bana, hiç değilse acıları hak etmiş olurum. Sevdiğim, çekindiğim, içimde beni doğa’ya çağıran tatlı duygular, yıldırım gibi beni ateşleyen hayatımın kadını, acısı, tatlısı, umudu ve ruhu, hoşça kal! Senden ne bitimsiz bir aşk istiyorum, ne bağlılık, yalnızca gerçeği, uçsuz bir açıkyüreklilik istiyorum senden. “Seni eskisi gibi sevmiyorum” diyeceğin gün akşamın ya da yaşamımın son günü olacak. Hoşça kal!
Share:

0 yorum:

Yorum Gönder

Seni Seviyormuşum

Yoksun
Yoksun işte
Bir keder bir düşünce aldı benide
Günlerim çıktı gün olmaktan
Gözlerim bıktı ağlamaktan
Neşe yok hüzün bende
Kelamın sözün bende
Ben anladım anla sende
Seni seviyormuşum
Yoksun
Yoksun işte
Bir yalnızlık bir ızdırap sardı benide
Kapımın zili çalmaz
Hayatım vurdumduymaz
Dünyam tepetaklak
Sen olmadan yaşam olmaz
Hasretse hasret bende
Mutsuzluk kasvet bende
Ben anladım anla sende
Seni seviyormuşum

Dursun Çötoğlu
1991-Erzurum / Yunusemre

Beni Unutma / Ümit Yaşar

Beni Unutma

Bir gün gelir de unuturmuş insan
En sevdiği hatıraları bile
Bari sen her gece yorgun sesiyle
Saat on ikiyi vurduğu zaman
Beni unutma

Çünkü ben her gece o saatlerde
Seni yaşar ve seni düşünürüm
Hayal içinde perişan yürürüm
Sen de karanlığın sustuğu yerde
Beni unutma

O saatlerde serpilir gülüşün
Bir avuç su gibi içime, ey yar
Senin de başında o çılgın rüzgar
Deli deli esiverirse bir gün
Beni unutma

Ben ayağımda çarık, elimde asa
Senin için şu yollara düşmüşüm
Senelerce sonra sana dönüşüm
Bir mahşer gününe de rastlasa
Beni unutma

Halâ duruyorsa yeşil elbisen
Onu bir gün benim için giy
Saksıdaki pembe karanfilde çiğ
Ve bahçende yorgun bir kuş görürsen
Beni unutma

Büyük acılara tutuştuğum gün
Çok uzaklarda da olsan yine gel
Bu ölürcesine sevdiğine gel
Ne olur Tanrıya kavuştuğum gün
Beni unutma

Ümit Yaşar Oğuzcan

Sevgi Duvarı / Can Yücel

SEVGİ DUVARI

sen miydin o yalnızlığım mıydı yoksa
kör karanlıkta açardık paslı gözlerimizi
dilimizde akşamdan kalma bir küfür
salonlar piyasalar sanat sevicileri
derdim günüm insan içine çıkarmaktı seni
yakanda bir amonyak çiçeği
yalnızlığım benim sidikli kontesim
ne kadar rezil olursak o kadar iyi

kumkapı meyhanelerine dadandık
önümüzde altınbaş altın zincir fasulye pilakisi
aramızda görevliler ekipler hızır paşalar
sabahları açıklarda bulurlardı leşimi
öyle sıcaktı ki çöpçülerin elleri
çöpçülerin elleriyle okşardın beni
yalnızlığım benim süpürge saçlım
ne kadar kötü kokarsak o kadar iyi

baktım gökte bir kırmızı bir uçak
bol çelik bol yıldız bol insan
bir gece sevgi duvarını aştık
düştüğüm yer öyle açık seçik ki
başucumda bir sen varsın bir de evren
saymıyorum ölüp ölüp dirilttiklerimi
yalnızlığım benim çoğul türkülerim
ne kadar yalansız yaşarsak o kadar iyi

Can YÜCEL

Hayal / Dursun Çötoğlu

HAYAL

hayallerimizi hep başkaları yaşadı
bizse rüyalarla yetindik
uyanınca uykudan
onları da yitirdik
****
umutlar asılı kaldı hep söğüt dallarında
yarin gelmeyen yollarında bekledik
sevgiden payımıza bir büyük hüzün düştü
acıyı bal eyleyip gözyaşıyla yetindik
****
mazide kalan bizdik
sevip sevilmeyende
bir ömrü işte böyle
serserice bitirdik


Dursun ÇÖTOĞLU- ŞIRNAK.1994